SEZSİZLİK OLMASAYDI?
Sessizliği çalmışlar ve bu yüzden herkes konuşmak zorunda
kalıyor. Kelimeler birbirleri ile izdivaç halindeler. Yeni bir dil doğuyor.
Polis her yerde Sessizliğin hırsızlarını arıyor. Hırsızların ayak izlerinden
tahminler yürütülüyor. Olay yerinde hissedilenlere göre hayattan istediklerini
alamadığını iddia eden azılı aşıklar sevdiklerine kavuşmalarına izin vermeyen
insanlardan sessizliği çalarak onlara büyük bir hüsran yaşatmak istemişler.
Gündeme bomba gibi düşen bu vaka hiç susmayan televizyonlar
tarafından devamlı ekranlara yansıtılırken, psikologlar kendilerine gelen
uyur-konu- şan hastalarına susamamaktan psikolojileri bozulduğu için müdahalede
bulunamıyorlarmış. Kahve eşliğinde kitap okuyanlar ağız kuruluğunu gidermek
için su eşliğinde kitap okumaya başlamışlar. Bazı uzmanlar bu garip yok oluşun
var edilişine zamanında dikkat çekilmediğini konuşurken, sanat dünyası buhranlı
bir halde bu uzmanlara kin kusmaktan geri duramıyormuş. Siyasiler fırsatı
değerlendirip maraton denemelerini gerçekleştirmek üzere yoğun çalışmalar
düzenlemeye başlamışlar. Kahvehaneler durumdan memnun oldukları için hırsızları
gerektiğinde saklayabileceklerini açıkça haykırıyor, lokantalarda ağzı dolu
iken konuşan müşteriler yüzünden garsonlar sipariş almakta güçlük çekiyor,
komiler işlerinin iyice iğrençleştiğini öne sürerek maaşlarına zam
istiyorlarmış. Öğretmenler istifa ediyor, çocuklar biriktirdikleri tüm
varoluşsal soruları sormanın sevincini yaşıyor, veliler bir araya gelip sürekli
bu çocuklara hiçbir şey öğretilmemiş olduğunu konuşuyorlarmış. Yeni doğan dilin
kelimelerini yazmak üzere toplanan yazıcılar sürekli sitemkâr kelimeler
keşfettikleri için sözlük bir türlü bitemiyormuş. Hayvanların dile gelip
insanların iğrençliğini haykırması işin en sansasyonel tarafı bolmuş Bu hayvanlar
içinden konuşmayı söken kedi ve köpeklerin hayvan hakları derneğinden ilk istekleri
şeriatın gelmesi olmuş. Kurtlar tarihine ihanet etmemek için ulumayı bir şeref
meselesi bildiklerinden kurultay kararı ile konuşma ve yeni edinilebilecek dile
karşı katı kararlar almışlar.
Ülke menfaatini düşünen sır sahipleri ağızlarını dikerek
intiharı göze almış, bu şerefli davranış için sessizliği çalan hırsızlar
yakalandığı vakit ölene kadar gönüllü saygı duruşunda bekleyecek insanlar
gerekli mercilerde isim yazdırmaya başlamışlar. Cezaevlerinde katliamlar devam
ederken, dünya genelinde çoğalan itiraflar ve iftiraları gören hırsızlar bu
yürek acısına dayanamayıp sonunda saklandıkları yerden bütün dünyaya sessizliği
fısıldamaya başlamışlar. Takvim yapraklarından boş olan biri belirlenip dünya
gevezeler günü diye tarihe not geçilmiş. Bozulan asayiş yavaş yavaş düzelirken
hırsızların akıbeti hakkında yapılan açıklamalar bütün dünya tarafından
şaşkınlıkla karşılanmış. Başkenti toprak olan sessizlikler ülkesinden herkese
selamlar...
Oğuz Erkeman